otokrasi

Otokrasi nedir:

Otokrasi kelimesi Yunanca'dan geliyor ve tek başına hükümet anlamına geliyor.

Yasaların ve kararların, yöneticinin inançlarına dayandığı politik bir rejimdir. Otokraside liderin gücü mutlak ve sınırsızdır ve hükümet politikalarını, gücün kişiselleştirilmesi olarak, otokratın kişisel eylemleriyle karıştırıyor.

Mutlakiyetçi monarşiler, Louis XIV’deki en ünlü otokratıyla Rusya’daki Çarlık dönemi veya Fransa’daki mutlakçı rejim gibi otokratik rejimlerdi. Ancak bütün monarşi bir otokrasi değildir, çünkü krallar ve imparatorlar bir idari ekip tarafından tavsiye edilebilir ve etkilenebilir. Bu, karar vermenin yöneticiye özel olduğu otokrasi ilkesi ile durum böyle değil.

Otokrasi, monokrasi, yani birinin hükümeti olarak da anlaşılabilir.

Otokratik rejimin modern bir örneği, Adolf Hitler’in Alman diktatörlüğüdür. Hitler'in hüküm sürdüğü dönemde siyasal kararlar, yalnızca üstün bir Almanya hakkındaki inanışlarına dayanarak, diktatörün kişisel karakterindeydi.

Otokrasi kavramı, Alman yönetmen Dennis Gansel tarafından The Wave (Die Welle) filminin başlangıç ​​noktasıdır. Film, öğrencileri otokrasi konusunda uygulamalı deneyler yapan bir Alman okulundan bir öğretmenin öyküsünü anlatıyor.

Ayrıca bakınız: Emperyalizm ve Neo-sömürgecilik.

Burjuva otokrasi

Burjuva otokrasi, bir grup olan burjuvazinin Brezilya kapitalizminin gücü ve gelişimindeki etkisini belirleyen sosyolog Florestan Fernandes'in bir ifadesidir. Burjuva otokrasisi politik bir rejim değil, sırayla merkezi ülkelerin emperyalizminden etkilenen burjuvazinin konumundan kamu politikaları açısından karar alma sürecidir.

İfade, José Paulo Netto tarafından Diktatörlük ve Sosyal Hizmet: 64 sonrası Brezilya'da bir Sosyal Hizmetin bir analizi üzerine yazılmıştır.